ÇATTEPE HÖYÜK
İlçemizin Bağlıca Bucağı, Çattepe köyünde yer almaktadır. Çattepe Höyüğü Diyarbakır Kültür Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu Müdürlüğü tarafından 10/02/1990 tarihli ve 388 sayılı karar ile I. derece Arkeolojik Sit alanı olarak tescillenmiştir. Çattepe Höyük kazı çalışmaları, Ilısu Barajı, Siirt, Batman ve Mardin kazıları koordinatörü Ege Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Arkeoloji Bölümü Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Haluk Sağlamtimur başkanlığında 2009 yılından bu yana devam etmektedir.Bu çalışmalarda Tell-Fafan şehri ve bu şehre ait bir liman ortaya çıkarılmıştır.
Kazı Başkanı Yrd. Doç. Dr. Haluk Sağlamtimur yazılı kaynaklardan, MS 10. yüzyılda Erzen, Bitlis ve daha kuzeydeki Ermeniyye şehirlerinden gelen malların Dicle Nehri üzerinden Musul'a ulaştırılmasında aktif bir liman şehri özelliği taşıyan Tell-Fafan'ın, MS 11. yüzyıldan itibaren bu özelliğini koruyamayıp sıradan bir köy haline geldiğinin anlaşıldığını ifade ederek, sebebini şu cümlelerle açıklamaktadır.
'MS 11′inci yüzyıldan itibaren Mervani hakimiyetine paralel olarak yörede yoğunlaşmaya başlayan eşkıya çetelerinin varlığı bu güzergahı büyük ticaret kervanları için oldukça tehlikeli hale getirmiştir.Bu da doğal olarak tüccarların güvenlik açısından uygun olmayan bu yolu terk etmelerine ve Tell-Fafan'ın ticari bir liman şehri olma niteliğini yitirerek küçük bir köy mertebesine inmesine neden olmuştur. Nehir taşımacılığının önemini kaybetmesinden dolayı Tell-Fafan şehri de önemini kaybetmiştir. Tell-Fafan'ın önemini kaybetmesinden sonra Hasankeyf stratejik önem kazanmıştır. Artuklular'ın bölgede güçlenmesi, Hasankeyf'in başkent olması, Midyat ve Nusaybin üzerinden güneye inen yol güzergahının önem kazanması ve nehir taşımacılığının eski önemini kaybetmesi ile Tell-Fafan tamamen terk edilmiştir. Nitekim MS 12′inci ve 13′üncü yüzyıl kayıtlarında Tell-Fafan adının hiç geçmemesi, bu tarihlerden itibaren yerleşim yerinin ve limanın önemini tamamen yitirdiğini göstermektedir. Selçuklu döneminden sonra Çattepe Höyüğü stratejik önemini de kaybederek, günümüze kadar iskan edilen bir köy olarak kalmıştır.'
'LİMAN ŞEHRİ'
Yrd. Doç. Dr. Sağlamtimur, Çattepe'nin alt tabakalarında bulunan Tell-Fafan şehrinin Ortaçağ Arap yazılı belgelerinde yer aldığına dikkat çekerek, bu kayıtlardaki bilgilere göre Botan ve Dicle'nin birleştiği noktada bulunması nedeniyle özellikle 10′uncu yüzyıl boyunca El-Cezire'nin önemli ticari şehir ve limanlarından biri olduğunu belirtti.
Çattepe'nin 2009 yılında yapılan kazı çalışmalarında, üst tabakalarda bu döneme tarihlenen evrelerin ortaya çıkarıldığını kaydeden Sağlamtimur, bu döneme tarihlenen yapıların büyük bir bölümünün höyüğün güney tarafı ile günümüz köy yerleşimi arasındaki düzlükte bulunduğunu belirtti.
Sağlamtimur, bu döneme tarihlenen yapıların bir bölümünün ise yerleşimin batı tarafındaki Geç Roma surlarının sağlam duvarlarına yaslanarak yapılmış mekanlardan oluştuğuna dikkat çekerek, bu yapılarda ortaya çıkartılan çanak çömleklerin bir bölümünün yapıların içinde bulunduğunu söyledi.
Ortaçağ Arap yazılı belgelerde, söz konusu limanın geçtiğini vurgulayan Sağlamtimur, şunları kaydetti.
'Tell-Fafan İslami bir liman şehridir. İslam coğrafyacıları, Tell-Fafan'ı bir şehir ve Dicle üzerinde gemi taşımacılığının başladığı ilk yer olarak kabul etmektedirler. Bir diğer deyişle Çattepe'ye kadar Dicle Nehri üzerinde keleklerle yapılan taşımacılık buradan itibaren yerini gemilere bırakmaktadır. Özellikle MS 10. yüzyılda kuzey yollarını kullanarak gelen kervanların Tell-Fafan limanından yükledikleri mallarını Dicle üzerinden Cizre ve Musul yoluyla Bağdat'a kadar ulaştırdıkları bilinmektedir. Höyüğün batı tarafındaki kazılarda ortaya çıkarılan büyük dere taşlarından yapılmış çevre duvarı büyük olasılıkla İslami şehir Tell-Fafan'ın çevre duvarı olmalıdır. Bu dönemde Geç Roma-Erken Bizans dönemi surlarının sağlam kalan kısımlarına yeni duvarlar ekleyerek kullanıldığını düşünüyoruz.'